17 Temmuz 2014 Perşembe

Bir Yaşıma Daha Girdim



Bir yaşıma daha girdim:)
Öyle bir yaş ki 20′li yaşların son demi, 30′a 1 kala…
Dönüm noktası gibi geliyor insana. Sanki bir yaş daha alacağım ve her şey değişecek gibi geliyor. Daha çok olgunlaşacağım. Daha çok sevileceğim, daha çok seveceğim gibi. Geç kalmış gibi, ama erken gibi de:) İçimde bir yandan kelebekler uçuran yaş.
Daha dürüst oluyorum yaş aldukça kendime karşı, hayata karşı. Daha olgunlaşıyorum. Asla vazgeçilmez dediğim ne varsa, büyüdükçe daha vazgeçilir oluyor. Negatif elektrik aldıklarım daha uzak hayatımdan, aklımda küçük bir şüphe uyandıran dostum bile olsa hemen vazgeçilir oldu. Aile daha önemli, daha vazgeçilmez, dostlar daha kıymetli…
Eee bir de 30′a 1 kala olduğu için daha şaşkınım. Sahi ne zaman geçti o 20′ler? Ne zaman geldim böyle 20′lerin son demine? Ne çok şey sığdı yıllara. Bundan sonra ki yıllara sığmayacak kadar çok şey… İlk 18 olduğumda doğum günü hediyem üniversiteyi kazanmam oldu. Mezun oldum. Aşık oldum. Sevdim, sevildim. Ayrıldım. Aşk acısı çektim. Asla geçmez dedim bu acı:) Şimdi gülerek hatırlar oldum:) Yüksek lisans yaptım. İş hayatına adım attım. Kariyer yaptım. Yetinmedim bir de üstüne blogger oldum:)  Devamı için tıklayınız

Hiç Bir Topuk Tıkırtısı Bu Kadar Davetkar Çalamaz…




Ayakkabıya düşkünlüğüm malum. Aynı renkten, aynı modelden sırf topuk boyu değişiyor diye alıp, rafladıklarım var. Bu yüzden her zaman ayakkabı firması keşfetmeye çok açığım:)
İnce Topuk… Topuk tıkırtısında ki davetkarlığa karşı koyamadığım firma. Şahane ayakkabıları var. Çok rahat ve deri kullanıyorlar. Fakat İnce Topuk’u diğer ayakkabı firmalarından ayrı kılan başka bir projeleri var. Kendi ayakkabını, kendin tasarlayabiliyorsun. Siteleri olan www.incetopuk.com a girdiğinizde tasarla diye bir buton var. Burada ayakkabınızın ne renk olacağına, açık mı kapalı mı? Platforlu mu, platformsuz mu? Platformu görünür mü, gizli mi? Dekoltesi yandan mı? Önden mi? Arkadan mı? Aksesuar istiyorsanız aksesuarlı bir ayakkabıyı en basit yönlendirme ile tamamen rahat edeceğiniz şekilde kendiniz tasarlıyorsunuz. Ayakkabı içerisinde ki astar rengine kadar karar verebilme hakkına sahibiz. Bir kadın başka ne ister? Mağazaya gidip, bunun platformsuzu, arkası kapalısı, önü açığı var mı demeye son! Oturun açın bilgisayarınızı, tasarlayın gönlünüzden geçen ayakkabıyı.Benim tasarlamak gibi bir derdim yok, olanı alırım diyorsanız en yaratıcı ayakkabılarda yine İnce Topuk‘ta. Birbirinden şahane olan bu hazır modellerden, gönlünüzce alın. Ertesi günü kargolanıyor. Nerede benim ayakkabım diye kendinizi paralamanıza gerek yok:) Mağazaya kadar yorulmanıza hiç gerek yok. Bir tıkla yanıbaşınızda tüm modeller.  Şiddetle incelemenizi tavsiye ediyor, edindiğim bir kaç ayakkabıları ile sizi başbaşa bırakıyorum. Devamı için tıklayınız.

Bazı Kadınlar Harika İşler Yapıyor


Urban Queen markasını tanımayanımız kaldı mı bilmiyorum. Şunu biliyorum ki  ürünlerini gören herkesin gözleri yuvalarından çıkıyor. Çünkü her tarza göre takısı var Beril Çiprut’un. Spor, maskülen, feminen, klasik ne tarz giyerseniz giyin bir takı bulursunuz onun koleksiyonunda. Bir çok ünlü ismin de çekimlerinde, özel hayatında, en özel günlerinde kullandığı Urban Queen’i bu kadar özel kılan, çok kaliteli ve her yerde bulamayacağımız parçalarının koleksiyonunda olması. Ünlüler dışında Türkiye’nin önde gelen stilistlerinin dergi ve model çekimlerinde de tercihi Urban Queen oluyor.  Benim kolye de yaşadığım en büyük sıkıntı, parfümümü önce sıkmış olsam dahi takılarımın kararmasıydı. Yüzüklerde ise ayarlanabilir tercih ettiğimde eğilmeler, bükülmeler olması oldukça can sıkıcı bir hal almıştı.Urban Queen ile yaşadığım bu sorunları artık yaşamadığım gibi, hiç bir yerde görmeyeceğim takılar kullanıyorum.  Üstelik instagram hesabında takıların nasıl kullanılacağı, takıların birbiri ile nasıl kombinleneceğine dair her gün paylaşımda bulunuyor. Mutlaka takip etmenizi öneririm. İnstagram hesap ismi: _Urbanqueen_  Şiddetle incelemenizi tavsiye ettiğim bir hesap.

Be Street Lady – Balat


Moda sizin için sadece giyinmek demek değilse, bazen düşündüğünüz oluyordur. Neden bizim de Mango, Zara, Top Shop gibi sokak modasına yön veren bir markamız yok? Diye düşünmüştürsünüz. Ülkemiz tekstil cenneti. Tasarımcılarımızın ürünleri yurt dışından bile takip ediliyor. Galiba sokağa inip, sokağın nabzını tutan, Dünya sokak modasını takip etmek şöyle dursun, varlığını bile kabul etmeyen bir çok firmamız olduğundan, hatta ve hatta tekstil piyasası bu zihniyetin elinde olduğundan, henüz sokak modasına yön veren Zara gibi bir markamız Dünya çapında olmasa da Türkiye çapında dahi yok diye düşünenlerdendim.
Sokak trendini takip edip, üretimini ona göre yapan bir firma yok diye düşünürken, İnstagram sayesinde bir firma ile tanıştım. BSL! O, bu, şu tşörtüm bsl, eteğim bsl etiketleyip duruyor. Takip ettiğim bloggerlarında ilgisini çekmiş. Bir parça beğendiğim şeyler mutlaka gördüm üstlerinde. İnstagramda takibe aldım. Marka sloganları Be street Lady. Türkiye’nin sokak modasına yön veren firması olmaya adaylar. Ve bunun için Dünya sokak modasını sıkı takipteler. Ben de ilgiyle onları takip ederken, bu şortun başka bir şey ile kombinlenmiş hali ile paylaşıldığı esnada, internetten sipariş verebileceğimi okudum. Teslimat ile alakalı çok ön yargılı bir şekilde, kendilerine istediğim şort bedenini email attım. Siteden sipariş vermeyip, email atma nedenim ise, teslimat konusunda ki kaygılarımı kendileri ile üzerine basa basa paylaşmaktı. Hepimiz biliyoruz ki Türkiye’de kurumsal olmayan bir tedarikçiye, ürün siparişi verip, günlerce kargo beklememek, içten bile değil. Emaile beş dakika geçmeden dönüş aldım. İki iş gününde elimde olacağını söylediler. Bir de tavsiyeleri vardı:)

Gardrop Grusu Hande Can Yüce Röportajı




Biz onu Gardrop Grusu olarak tanıyoruz. Çok güzel giyinen, şahane fotoğraflara sahip, işini ciddiyetle yapan, ve modadan ziyade stilden çok çok iyi anlayan bir kadın. Bir çok ünlümüz, daha şık, daha stil sahibi olmak için onun kapısını çalıyor. Her ne kadar bunu söylemeye utansalarda, -ki bu utanma durumu bizim ülkemize has bir durum- onun zevk süzgecinden geçtikten sonra kendilerine, çevrelerine, yaşam koşullarına uygun bir stilleri oluyor ve bu stil ile göğüslerini gere gere dolaşıyorlar. Hande Can Yüce ile çalıştığını her fırsatta dile getiren Bergüzar Korel ise Moda haftasında bir defileyi izlemeye gittiğinde bile, defilede ki koleksiyondan da, modacıdan da, mankenlerden de daha fazla konuluşuluyor. Danışanları sadece ünlüler değil. Çalışan, giyinmeyi seven ama buna vakit bulamayan bir çok kişinin yardımına Hande Can Yüce Koşuyor. Onların gardroplarını düzenleyip, alışverişlerini yapıyor. Stil sahibi bireyler haline getiriyor.
Yaptığı iş çok zor! İnsanlara kendi beğendiği parçalar ile stil oluşturup, bunu onlara beğendiriyor. Gardroplarına girip, bunu atıyoruz diyor ve onları buna ikna ediyor. Ve bu işte artık bir marka Hande Can Yüce. Bu işi layığıyla yapıyor.İnstagramda onun fotoğraflarına bakmaya doyamıyoruz. Bu da olmamış dediğimiz kombini var mı? Benim daha olmadı.
Bu röportajı yapmaya karar verip, kendisi ile irtibata geçtiğimde, ne kadar cana yakın, bir o kadar da profesyonel olduğunu gördüm. Emaillerine mutlaka gün içerisinde cevap veriyor. Röportaj gününe sağdık. Çok düzenli. Çok titiz, bir o kadar rrofesyonel bir kadın. Onunla moda ve stil üzerine çok keyifli bir röportaj gerçekleştirdik.
Buyurun Hande Can Yüce :
Devamı için burayı tıklayınız.

19 Nisan 2014 Cumartesi

Sıkıcı İş Hayatına Tarzınla Renk Kat!


İş hayatının kendisi yeterince kurallı ve sıkıcı değilmiş gibi, bir de çalışan kadın için, stil kuralları var. Bazı iş yerleri var ki, klasik kalıplardan bir nebze sıyrılmak istesen, kaşları çatılan şirket yöneticileri ile karşılaşıyorsun.
Ben böyle kurumları okula, yöneticileri de sevilmeyen okul müdürelerine benzetiyorum:) Neyse ki böyle bir iş yerinde hiç bulunmadım. Çalıştığım şirkette, stil kurallarımı kendim koyarak, günlük programımı göz önünde bulundurarak hazırlanıyorum. Gün içerisinde tüm gün ofiste olacaksam, ofis içerisinde misafir ağırlamayacaksam, tamamen ruh halime göre giyiniyorum. Haftasonu kadar rahat giydiğim günler bile oluyor. Bu bence moral, motivasyon üzerinde çok çok etkili. Dışarda uzun uzadıya toplantılarım olacak ise, koşuşturmama ve toplantı yapacağım firmaların tarzlarını göz önünde bulundurarak, yine kendi stil kurallarım ile giyiniyorum. Programıma göre ayar elimde. Dozajı ben veriyorum çerçeveme:) Devamı için burayı tıklayınız.

Pelinin Ayakkabıları’na Yaz Geldi





Geçtiğimiz ay kış sezonuna ait ayakkabıların çekimini yaptığımız, ve yaz sezonu için de müjde verdiğimiz Pelinin Ayakkabıları sezonu tamamen açtı. Her hafta yeni bir, iki ayakkabı ekleniyor, daha sandeletler gelecek olsa da şimdilik sizinle platform grubunu tanıştırmak istedim. Haftaya da stiletto ve sneakers modellerini sizler için inceliyor olacağım.
Pelin Özfırıncı.
Kıskanılacak derece de çalışkan bir kadın. Ona günün her saatinde çalışırken rastlamanız mümkün. Gün içerisin de hem Nişantaşı’nda ki showroomunu, hem Bakırköy’de ki mağazasını, hem instagramını,hem atölyesini hem whatsapını, hem de telefon trafiğini yönetiyor. Bunların yanında ayakkabılarını giyen ünlü konukları ile de tek tek kendisi ilgileniyor. Benim yazarken yorulduğum, Pelin Özfırıncı’nın yönettiği bu mekanizma o kadar da kolay işlemiyor. Devamı için burayı tıklayınız.